Advanced Search

Show simple item record

dc.contributor.advisorKatipoğlu, Burak
dc.contributor.authorKazancı, Ertuğrul
dc.date.accessioned2022-03-10T19:56:53Z
dc.date.available2022-03-10T19:56:53Z
dc.date.issued2020
dc.identifier.urihttps://tez.yok.gov.tr/UlusalTezMerkezi/TezGoster?key=Eb5EkakJlp3olBdo_wNEGZ9s2JyDYa9rvGzJCsOGRpzNt5DZeFgVooglnOF0R8Ac
dc.identifier.urihttps://hdl.handle.net/20.500.14065/4526
dc.description.abstractAmaç: Bu çalışmada üniversite hastaneleri ve eğitim araştırma hastanelerinin acil servislerinde çalışan acil tıp asistan asistanlarının akut stres belirtileri, anksiyete ve umutsuzluk düzeylerinin belirlenmesi, bu durumların acil tıp kliniklerinde çalışan asistan hekimlerin istifa etmelerine olan etkilerinin saptanması, psikolojik destek ve tedaviye ihtiyaç olup olmadığının ortaya koyulması ve bu durumun acil tıp asistanlık eğitimine olası katkısının belirlenmesi amaçlanmıştır. Gereç ve yöntem: Araştırma evrenini Türkiye'deki üniversite ve eğitim araştırma hastanesi acil servislerinde çalışan acil tıp asistanı hekimler ve acil tıp asistanlığından istifa eden hekimler oluşturdu. Araştırma Temmuz-Ekim 2020 tarihleri arasında gerçekleştirildi. Verilerin toplanması için anketle bilgi toplama tekniği kullanıldı. Veriler demografik ve kişisel bilgilerin olduğu 8 sorudan oluşan kişisel bilgi formu, Akut Stres Belirtileri Ölçeği, Hastane Anksiyete-Depresyon Ölçeği (HADS) ve Beck Umutsuzluk Ölçeği (BUÖ) kullanılarak toplanmıştır. Araştırmaya 249 aktif çalışan ve 125 istifa etmiş toplam 374 acil tıp asistanı dahil edildi. Bulgular: 33 yaş ve üstü yaşta olan çalışan asistanların akut stres belirtileri ölçeğinden aldıkları puan ortalaması 1,77±1,15 olup 28 yaş altı ve 29-32 yaş aralığındaki katılımcılara göre daha yüksek saptandı ve bu farklılık istatistiksel olarak anlamlı bulundu (p<0,05). Yaşa göre karşılaştırıldığında hastane anksiyete ölçeği açısından tüm gruplar arasında istatistiksel olarak anlamlı bir farklılık vardır (p<0,05). 28 yaş ve altında olanların katılımcıların 29-32 yaş grubu ve 33 ve üstü yaşta olanlara göre hastane anksiyete ölçeği puanı istatistiksel olarak anlamlı derecede daha düşüktür (p<0,001). Kadın asistanların akut stres belirtileri ölçeğinden aldıkları ortalama puan 1,20±0,54 iken erkek hekimlerin ortalaması ise 1,84±0,79 olarak saptanmıştır ve istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p<0,001). Akut stres belirtileri ölçeği bekarlarda 1,66±0,83 ortalama puanı elde edilmiş ve evlilere oranla daha yüksek olup istatistiksel olarak anlamlı farklılık vardır (p<0,001). Acil tıp asistanlarından istifa edenlerde akut stres belirtileri ölçeğinden alınan puan ortalaması 1,09±0,73 iken halen çalışmakta olan asistan grubunda ortalama 1,74±0,67olarak saptanmıştır (p<0,001). İstifa etmeyen gruptaki asistanlarda Beck umutsuzluk ölçeği, hastane anksiyete ve depresyon ölçeklerinden alınan puanlar istifa edenlere oranla daha yüksek saptandı ve sonuçlardaki bu fark vi istatistiksel olarak anlamlı idi (p<0,05). Nöbet süresi arttıkça akut stres belirtileri ölçeği, Beck umutsuzluk ölçeği, hastane depresyon ölçeği ve hastane anksiyete ölçeğinden aldıkları puanlarda artmaktadır ve akut stres belirtileri ölçeği, hastane depresyon ölçeği ve hastane anksiyete ölçeğin açısından tüm gruplar arasında istatistiksel olarak anlamlı farklılık varken Beck umutsuzluk ölçeği açısından 16 ve altı saat nöbet süresi ile 17-24 saat arasında ve 25 ve üstü saat arasında istatistiksel olarak anlamlı farklılık vardır (p<0,05). Acil yoğun bakımda çalışan asistanların Beck umutsuzluk ölçeği dışında tüm ölçeklerden aldıkları ortalama puanlar diğer bölümlerde çalışanlardan daha yüksek bulundu. Halen çalışan acil tıp asistanlarına göre acil tıp asistanlığından istifa eden katılımcıların yaşları daha düşük ve nöbet süreleri daha kısa olarak saptanmıştır (p<0.001). Sonuç: Akut Stres Belirtileri Ölçeği, Beck Umutsuzluk Ölçeği ve Hastane AnksiyeteDepresyon ölçekleri bir arada kullanılmıştır. Bu bağlamda literatürde bu üç ölçeğin birlikte kullanıldığı ilk araştırmadır. Ayrıca kullandığımız akut stres belirtileri ölçeği de acil tıp asistanları üzerinde ilk defa uygulanmış olup yine literatürde bir ilk olma özelliği kazanmıştır. Normalde uzun nöbet süresi olan asistanların daha fazla istifa etme riski olması beklenirken nöbet süresi 16 saat ve altında olan asistanların daha fazla istifa ettiği sonucuna ulaşılmıştır. Bu durum 24 saat nöbet süresinin daha fazla dinlenme perioduna sahip oldukları için 16 saat ve altı nöbet tutanların acil servise gelme sıklığının artması bir istifa nedeni olabilir. Akut stres belirti düzeyi, umutsuzluk düzeyi, anksiyete ve depresyon düzeyleri istifa edenlerde anlamlı düşük bulunmuş, aktif çalışan asistanların literatürle uyumlu olarak yüksek puanlar aldığı görülmüştür. Bu durum acil tıp asistanlarının acil servislerde oluşabilecek stres faktörlerinden etkilendiklerini göstermiştir. Acil tıp asistanlarında bu problemlerle baş etme yöntemleri de araştırılmalı, yapılacak daha geniş kapsamlı çalışmalarda asistanların istifa etme düşünceleri de sorgulanarak istifaya etkileri araştırılmalıdır.en_US
dc.description.abstractObjective: In this study, acute stress symptoms, anxiety and hopelessness levels of emergency medical assistants working in emergency departments of university hospitals and educational research hospitals, determination of the effects of these conditions on resignation of resident physicians working in emergency medical clinics, and the need for psychological support and treatment and also the determination of the possible contribution of the situation to emergency medicine assistant training is aimed. Materials and Methods: Research universe was constituted by the emergency medicine residents who still working and who resigned from both university hospitals and research and training hospitals in Turkey. The research was carried out between July-October 2020. The data were collected using a questionnaire including 8 questions with demographic and personal information, Acute Stress Symptoms Scale, Hospital AnxietyDepression Scale (HADS) and Beck Hopelessness Scale (BHS). A total of 374 emergency medical assistants, 249 of whom were still working and 125 have resigned, were included in the study. Results: The average score of residents who did not resign, aged 33 and over, from the scale of acute stress symptoms was 1.77 ± 1.15, and it was found higher than the participants between the age of 28 and 29-32 and this difference was found statistically significant (p <0.05). When compared with age, there is a statistically significant difference between all groups in terms of hospital anxiety scale (p <0.05). The hospital anxiety scale score of the participants aged 28 and under was significantly lower than those of the 29-32 age group and 33 and above (p <0.001). The average score of female assistants on the scale of acute stress symptoms was 1.20 ± 0.54, while the average of male physicians was 1.84 ± 0.79 and the difference was statistically significant (p <0.001). Acute stress symptoms scale was obtained in singles with an average score of 1.66 ± 0.83, and it was higher than married and there was a statistically significant difference (p <0.001). The mean score obtained from the acute stress symptoms scale in those resigning from emergency medicine residency was 1.09 ± 0.73, while it was found to be 1.74 ± 0.67 in the currently working assistant group (p <0.001). The scores of Beck hopelessness scale, hospital anxiety and depression scales were higher in the assistants in the group who did not resign compared to those who resigned and this difference was statistically significant (p <0.05). viii As the duration of the shifts increased, the participants' scores on the acute stress symptoms scale, Beck hopelessness scale, hospital depression scale, and hospital anxiety scale also increased, and there was a statistically significant difference between all groups in terms of the acute stress symptoms scale, hospital depression scale, and hospital anxiety scale. In terms of Beck's hopelessness scale, there is a statistically significant difference between shift duration of 16 and less hours and between 17-24 hours and between 25 and above hours (p <0.05). The mean scores of the assistants working in the emergency intensive care unit from all scales were higher than those in other departments except for Beck's hopelessness scale. Compared to the currently working emergency medicine assistants, the participants who resigned from the emergency medicine were younger and their duration of shifts was shorter (p <0.001). Conclusion: Acute Stress Symptoms Scale, Beck Hopelessness Scale and Hospital Anxiety-Depression scales were used together. In this context, it is the first research in the literature where these three scales are used together. In addition, the scale of acute stress symptoms we used has been applied for the first time on emergency medicine residents and has gained the first feature in the literature. While it is expected that the assistants who normally have a long shift time will have a higher risk of resigning, it is concluded that the assistants with a shift time of 16 hours or less resign more. This situation may be a reason for resignation, since the 24-hour duty period has more rest periods, and the frequency of those who have 16-hour and lesser time visits to the emergency room increases. Acute stress symptom level, hopelessness level, anxiety and depression levels were found to be significantly lower in those who resigned, and still working assistants received high scores in accordance with the literature. This situation showed that emergency medical assistants were affected by stress factors that may occur in emergency departments. The methods of coping with these problems in emergency medicine assistants should also be investigated. In wider studies to be carried out, the thoughts of resignation of residents should be questioned and their effects on resignation should be investigated.en_US
dc.language.isoturen_US
dc.publisherUfuk Üniversitesien_US
dc.rightsinfo:eu-repo/semantics/openAccessen_US
dc.subjectPsikiyatrien_US
dc.subjectPsychiatryen_US
dc.subjectAcil servis-hastaneen_US
dc.subjectEmergency service-hospitalen_US
dc.subjectAcil tıpen_US
dc.subjectEmergency medicineen_US
dc.subjectAnksiyeteen_US
dc.subjectAnxietyen_US
dc.subjectStresen_US
dc.subjectStressen_US
dc.subjectStres bozukluklarıen_US
dc.subjectStress disorderen_US
dc.subjectUmutsuzluken_US
dc.subjectHopelessnessen_US
dc.subjectİntörnlük ve asistanlıken_US
dc.subjectInternship and residencyen_US
dc.subjectİstifaen_US
dc.subjectResignationen_US
dc.subjectİşten ayrılmaen_US
dc.subjectLeave the joben_US
dc.subjectİşten ayrılma niyetien_US
dc.subjectTurnover intentionen_US
dc.titleAcil tıp asistanlarında anksiyete düzeyi, umutsuzluk düzeyi ve akut stres bozukluğunun istifa oranlarına etkisien_US
dc.title.alternativeEffect of anxiety level, hopelessness level and acute stress disorder on resination rates in emergency medicine assistantsen_US
dc.typespecialistThesisen_US
dc.departmentTıp Fakültesi, Acil Tıp Ana Bilim Dalıen_US
dc.institutionauthorKazancı, Ertuğrul
dc.identifier.startpage1en_US
dc.identifier.endpage66en_US
dc.relation.publicationcategoryTezen_US
dc.identifier.yoktezid626093en_US


Files in this item

FilesSizeFormatView

There are no files associated with this item.

This item appears in the following Collection(s)

Show simple item record